Haber

Eski Teftiş Hakimi Önder Tekin, TÜİK’in Enflasyon Verilerine Karşı Başlattığı Hukuki Mücadeleye Devam Ediyor.

TAMER ARDA ERSİN

Eski Teftiş Hakimi Lider Tekin, 2021 yılında TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verilerinin emekli maaşıyla doğrudan ilgili olduğu gerekçesiyle açtığı davanın ardından 2023 yılının ilk 6 ayına ilişkin verilerin iptali ve yürütmenin durdurulması davası açtı. ABD’li illüzyonist “Zati Sungur’un yöntemini” kullanarak TÜİK verilerinin gerçeği yansıtmadığını anlatan Tekin, TUİK uzmanlarına, “Merak ediyorum. TÜİK enflasyon araştırma uzmanları, orman meyvelerini avlayarak veya toplayarak, yiyecek ihtiyacımızı karşılıyoruz; barınma ihtiyacımızı mağarada veya ormanda çadır kurarak karşılıyoruz; iletişim kurduğumuzu, suyu nehirden aldığımızı, ulaşım için at veya araba kullandığımızı mı sanıyor?” diye sordu.

Eski Teftiş Hakimi Başkan Tekin, TÜİK verilerinin doğrudan emekli maaşlarını ilgilendirdiği gerekçesiyle başlattığı hukuk mücadelesinden vazgeçmiyor. Daha önce TÜİK’in 2021 bilgilerinin emekli maaşlarındaki artışı doğrudan etkilediği gerekçesiyle davası reddedilen Tekin, bu kez TÜİK’in 2023 yılı ilk 6 aylık enflasyon verilerinin iptali ve yürütmenin durdurulması davası açtı.

Tekin, dilekçesinde, daha önce açtığı davanın Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle reddedildiğini belirterek, şunları kaydetti:

Mülkiyet hakkı, mahkemeye erişim hakkı, adil yargılanma hakkı, gerekçeli karar hakkı silahların eşitliği ilkesinin ihlali sonucunu doğurmuştur. Süresi içinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılacaktır. Bu dava sonucunda aynı hak ihlallerinin tekrarlanmaması adına bu açıklamaların yapılması zarureti doğmuştur. Belirtilen hususlar doğrultusunda herhangi bir hak ihlalinin yaşanmamasını temenni ve temenni ederiz.

“HAKİM AYLIĞI YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA”

Halbuki; Müvekkilimiz, TÜİK’in gerçekçi olmayan enflasyon artış oranları nedeniyle ‘yoksulluk sınırının’ altında hakim aylığı almaktadır. Ayrıca yoksulluk sınırının altında aldığı emekli maaşı ile aylık bütçe planlaması yapmaktadır.

“AYLIK BÜTÇE PLANIM ÇÖKÜYOR”

Maaşından yapacağı harcamalar; sağlık, yemek, seyahat vb. başlıklar altında toplanmıştır. Sağlık, lokanta ve oteller, ulaşım, ev eşyası, giyim ve ayakkabı, gıda ve alkolsüz içecekler, iletişim ve eğlence ile kültür gibi harcama grupları için TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarını esas alarak ‘aylık bütçe planlaması’ yapar. TÜİK’in açıklamasına göre ‘aylık bütçe planlaması’ her ay çöküyor. Aylık bütçe tutmaz. İçin; Müşterimizin aylık bütçesi ile TÜİK harcama kümeleri artış oranları uyuşmuyor. Çarşı, çarşıda fiyat artışları patlak verirken; TÜİK’in bastırdığı fiyat artış oranlarına güvenerek ‘aylık bütçe planlaması’ yapmak artık mümkün değil. “TÜİK tüketici fiyat endeksinin eksik açıklanması” nedeniyle aylık bütçesi yetişemeyen ve bu nedenle her ay aylık bütçe açığı veren müvekkilimizin ‘hukuki menfaati’ de TÜİK’in aldatıcı idari sürecinden etkilenmektedir.

“BELGEYE TOPU ATIN”

Ayrıca TÜİK enflasyon artış oranları resmi veridir. Türkiye genelinde geçerlidir. Ekonomi, ticaret, ulaşım, sağlık vb. günlük hayatın işleyişinde veriler üzerinden planlama yapılır. Geçerliliği için başka bir idari işlemin varlığı şart değildir. Başka bir idari işlemin varlığını gerektirmeyen ve Türkiye genelinde tüm şubeler bazında uygulanan TÜİK tüketici fiyatları endeksini ‘kesin ve zorunlu eylem’ olarak değerlendirmemeyi; Bu, ‘topu taca atmak’ veya ‘sahaya erişim hakkından’ mahrum etmek anlamına gelir.

“TÜİK VERİLERİNİN GERÇEĞİ YANSIDIĞINI AÇIKLAMAK ZORUNLUDUR”

Çünkü; İşin temeline inilerek verilecek adil bir kararla TÜİK tüketici fiyat endeksinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespit edilmesi elzemdir. Tüm memur, memur ve işçi emeklilerinin maaş artışlarını esas alan ve TÜİK tarafından belirlenen bu rakamlar, yıllardır erozyona uğrayan maaşların alım gücünü uygun bir şekilde düşürmektedir. Gerçek enflasyon oranının altında gösterilen enflasyon oranları; Yoksullar üzerinden ‘örtülü vergi’ye dönüştürüldü. Hukuka aykırı vergi transferi söz konusudur. Bu yönüyle enflasyon, devletin bütçesini artırırken, halkın bütçesini ve cebindeki parayı azaltır. Reel enflasyon oranları reel fiyatları düşürür. Sabit gelirler; Gayri safi yurtiçi hasıla içindeki payını da yıllar geçtikçe azaltmaktadır.

“EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI MUAMELE GÖRDÜĞÜM ZAMANDA”

Öte yandan, TÜİK’in açıkladığı tüketici fiyat endeksi artış oranının ardından, Temmuz ayı memur ve emekli maaş zam oranlarının belirginleşmesinin ardından, emekliler hariç tutularak memurlara aylık ek zam yapılıyor; eşitlik unsuruna zarar verir.

TÜİK, resmi enflasyon istatistiklerini hazırlarken yukarıda sayılan ilkelere uygun hareket etmez. İnandırıcılığını, tutarlılığını, tarafsızlığını ve şeffaflığını kaybetmiştir. Müvekkilimiz kuruma inanmıyor. Nitekim çeşitli kamuoyu yoklamaları da bu durumu doğrulamaktadır. Aksoy Araştırma Şirketi’nin yaptığı ankete göre halkın yüzde 57,5’i TÜİK’e güvenmiyor. Metropol Araştırma Şirketi’nin belirli bir aya ait enflasyon verileri üzerine yaptığı ankete göre; TÜİK’in açıkladığı bu enflasyon bilgisine halkın sadece yüzde 6’sı inanıyor. Halkın yüzde 94’ü enflasyonun TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarından yüksek olduğuna inanıyor.

“GERÇEK ORANLARI ÖĞRENMEK İÇİN HAYAL EDİN”

Geçmişte; Yüksek enflasyon oranları gördük. Ancak; Bu gerçek oranlar DİE tarafından gizlenmeden kamuoyuna açıklandı. Şimdi ne mümkün. Gerçek enflasyon oranlarını öğrenmek artık hayal değil. Nereden? İçin; emeklilerin ve kamu görevlilerinin enflasyon karşısında düşen maaşlarının alım gücünün artırılması talebinde bulunmaları engellenmektedir. İddiamız; TÜİK’in açıkladığı enflasyon artış oranlarının gerçeği yansıtmaması ile örtüşmektedir.

Argümanımızı kanıtlamak için TÜİK’in enflasyon artış oranlarında dikkate alınan tüm mal ve hizmet kümelerinin ve işlerinin ne olduğunu ve altı aylık bir dönem için her ay artış oranlarını bilmek gerekmektedir. Ayrıca enflasyon artış oranlarını hesaplayan ve bilgi sahibi olan tüm kamu ve özel kuruluşların verileri ilgili yerlerden getirilerek incelemeye sunulmalıdır. Dilekçede ayrıntılı olarak anlatıldığı ve talep edildiği üzere bu verilerin dava belgeleriyle birlikte bilirkişiye verilmesi ve adil yargı kararına varılabilmesi için bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi zorunludur. Daha doğrusu bilirkişi incelemesi uyuşmazlığın analizinde mihenk taşıdır.”

Tekin davasıyla ilgili ANKA Haber Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, Türkiye İstatistik Kurumu’nun çok düşük oranlarda açıkladığı enflasyon bilgileriyle, vatandaşların cebindeki paranın ABD’li illüzyonist “Zati Sungur’un yöntemiyle” buharlaştığına vurgu yaptı. , ve söyledi:

“Kamu bankası yöneticilerinin maaşlarında yüzde 100. Memurların maaşlarına yüzde 82 zam yapılırken, emekli maaşlarına yapılan yüzde 25’lik artış tırnak içinde ‘refah payı’ ile yapılması adalet ve adalet unsuruyla bağdaşmıyor. eşitlik.yardım payı adı altında lütuf istemiyorum hakkımı istiyorum.enflasyon artış oranları ile bir lütuf olarak bize verilen sosyal yardım paylarının üzerinde bir aylık maaş alacağımızı biliyorum.

“PRANSİYONA ÜCRETSİZ ULAŞIM PAZARI GEZMEK İÇİN UYGUN”

Avrupa’da emekliler değer görüp insanca yaşarken, Türkiye’de emekliler 65 yaşına geldikten sonra otobüslerden ücretsiz yararlanıyor. pazarı ziyaret ederek. Adalet istiyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz.

“MAĞARADA MI TUTACAĞIZ?”

Merak ediyorum. TÜİK enflasyon araştırma uzmanları, orman meyvelerini avlayarak veya toplayarak, beslenme ihtiyacımızı; bir mağarada veya ormanda çadır kurarak barınma ihtiyacımızı; dumanla iletişim kurduğumuz; su ihtiyacımızı nehirden karşıladığımızı; Ulaşım için at veya araba kullandığımızı mı düşünüyor? TÜİK bu rakamları nereden buluyor gerçekten merak ediyorum. TÜİK çalışanlarının bile bu oranlara inandığını düşünmüyorum.”

NE OLDU?

Danıştay Tetkik Hakimi Tekin, TÜİK’in 2021 yılı enflasyon verilerinin idari bir işlem olduğu ve emekli maaşlarına yapılan zamlarla doğrudan ilgili olduğu gerekçesiyle iptalini talep ederek Danıştay’da dava açtı. Danıştay görevsizlik gerekçesiyle dosyayı idare mahkemesine gönderdi. Ankara 18. İdare Mahkemesi tarafından reddedilerek, “…davalı yönetimin açıkladığı aylık enflasyon artış oranlarının davacının maaşına yapılacak zamda doğrudan bir etkisinin olmadığı kanaatine varılmıştır” denildi. . Tekin davayı temyiz etti ancak Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi, Tekin’in TÜİK’in açıkladığı veriler nedeniyle emekli maaşının düşük olduğu iddiasına karşı ilk derece mahkemesi, “Açıktır ki, TÜİK tarafından açıklanan aylık enflasyon artış oranları bellidir” dedi. davalı yönetimin davacının maaşına yapılan zamda doğrudan etkili olduğu kararı “uygulanamaz” bulmuş ve başvurunun reddine karar vermiştir.

Tekin, davayı Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağını açıkladı. Tekin’in bu hafta Anayasa Mahkemesi’ne başvurması bekleniyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu